Güldüğü zaman bedeniyle bir bütün olarak gülen, ağladığı zaman adeta katıla katıla ağlayabilen ve duygularını karşısındakine göstermekten korkmayan duygusal kinestetikler. Duygularınızı anlamak içi çaba sarfeden kinestetikler. Görseller her ne kadar yang (erkek enerji) enerjiye sahipse, kinestetikler de o kadar vm'dir (dişi enerji). İşitsellerin yorumcusu durumundadır kinestetik. Kinestetik günümüz dünyası içerisinde, en az rastlanan öncelikli kanal durumundadır. Çoğunlukla kadınların hakimiyeti altında olan bu kanal, esas itibariyle bütün canlıların olduğu gibi insan türünün de ilk kanalıydı. Kendi içimizle, diğerleriyle ve doğayla kurduğumuz derin ilişki bu kanal sayesinde oluyor. Yalnızca görüntü ve sesle kalsaydık iki boyutlu bir dünya içerisinde hapis olurduk. Kinestetikler muhabbeti görsel ve işitsellerden farklı sebeple yaparlar. Onlar açısından diyalog, sözleri, imgeleri duygulara dönüştürme amacı taşır. Hayat duygularla yaşanır. Descartes'ın, "Düşünüyorum.
Öğrenci koçluğu, sınavlara hazırlanan ya da okul sürecinde olan öğrencilerin potansiyellerini en üst seviyede kullanmak öğrenme, hatırlama, anlama, algılama, sorun çözme ve hedefleri doğrultusunda hareket etme becerilerini geliştiren ve hedefe yönelik çalışmalar yapılan bir koçluk sürecidir. Öğrenci Koçluğu Sertifika Programında bir öğrencinin gerek duygusal gerekse hedeflerine yönelik destek olacak profesyoneller yetiştirilmesi amaçlanmaktadır. Bu programa çocuklarıyla etkin iletişim kurmak ve onların öğrencilik süreçlerine doğru araçlarla destek olmayı hedefleyen ebeveynler, tüm eğitimciler ( öğretmen ve okul yöneticileri),okulların ve dershanelerin rehberlik ve psikolojik danışmanlık birimlerinde çalışan uzmanlar, psikologlar, pedagoglar ve öğrenci koçu olmak isteyen tüm kişiler katılabilir. Öğrenci Koçluğu Programının İçeriği ;
Program süresince içerik bilgisi aktarımı, rol oynama, tüm soruların cevaplandırılması ve içerik kit
SBS, YGS, LYS, KPSS, ALES ' ye hazırlanan öğrencilerin sınav sorularını yetiştiremediklerini, özellikle uzun soruları çözmekten sıkıldıkları, çözmek istemedikleri yönünde sık sık yakınmalarını duymuşunuzdur.
“ Sınavlarda 25dk - 45dk Zaman Kazanacaksınız!"
ANLAYARAK HIZLI OKUMA NEDİR? Hem 30 saniyede çözmenin hem de aynı bilgi ile daha fazla net çıkarmanın tekniklerini öğreten sisteme HIZLI TEST denir. Yavaş okumak ilkokuldan beri sistemin getirdiği öğrenme metodunun geliştirmeden ve sorgulamadan uygulamaların ve alışkanlıklarımızın sonucudur. Bu eğitimde yavaş okumaya sebep olan kabuğun çatlatılması ve bilinçaltı öğrenme tekniklerinden yararlanarak kolay uygulayabilir düzeye çıkartmayı amaçlamaktadır. Öğrencinin düşünme algılama, değerlendirme, kavrama ve karar verme hızını arttırarak öğrenme performansını geliştirmektir. &nbs
NLP'nin kökeni, yirmi yılı aşkın bir süre önce ABD'deki Santa Cruz Üniversitesi'ne dayanır. NLP'nin kurucuları, o zamanlar dilbilim (linguistik) alanında yardımcı profesör olan John Grinder ile psikoterapiye özel ilgi duyan psikoloji ve matematik öğrencisi Richard Bandler'dı. Onların araştırmaları, çalışmalarında çarpıcı sonuçlar elde etmesiyle uluslararası alanda, tanınan üç psikoterapisti ‘model’ alıyordu: Bir yenilikçi psikoterapist ve Geştalt terapisinin kurucusu olan Fritz Perls; baş edilmez görünen ilişki sorunlarına çözümler getirebilmiş, önde gelen bir aile terapisti olan Virginia Satir; modern hipnoterapinin babası olarak adlandırılan, dünyaca ünlü hipnoterapist Milton Erickson.
Grinder ve Bandler'in amacı, başarılı terapistler tarafından kullanılan iletişim davranışı modellerini tanıtarak, daha sonra başkalarına aktanlabilmesini sağlamaktı.. Onların ilk çalışmalarının ürünü, büyük bir kuram olmaktan çok, daha iyi iletişim, daha hızlı öğrenme ve herhangi
İnsanlardan belli bir şeyi düşünmeleri istendiğinde, kişiler kendilerine göre bir sistem kullanırlar.
Örnek olarak, bir grup insandan, lodoslu bir günde deniz kenarında bulundukları bir günü hatırlamaları istense, kimisi dalgalı denizin
görüntüsünü hayâlinde canlandırır.
Kimisi, dalgaların kıyıya vurduğunda çıkan sesi duyar.
Bir diğer grup da, dalgaların kıyıya çarpmasından sonra sıçrayan damlaların vücuduna değmesini hisseder.
Bazen, koku ve tat faktörleri de işin içine katılabilir.
Bir olayı, kimimiz görüntü, kimimiz ses, kimimiz duygu ya da vücut hisleri, kimimiz de koku ve tatlar ile canlandırıyoruz. NLP'ye göre, bunlar farklı temsil sistemleridir.
Kişilerin canlandırma sistemlerini bulmak, hem onlarla ilişkimizi kolaylaştırır, hem de
Her kişinin kendi içindeki keşfedilmemiş bir yetenekler ve beceriler hazinesi vardır. Kişiler kendi içlerindeki potansiyelden bütünüyle yararlanabilen kişilerin sayısı ne yazık ki çok azdır. Bunu nedeni ya bu potansiyelin yada hazinenin farkına varamayışımız ya da onu geliştirmek için gerekli bilgiye sahip olamayışımızdır. Hem iş hem de özel hayatımızda karşımıza her an, problemler ve fırsatlar çıkar. Bunlardan bir kısmı “gerçekler dünyası”, diğer bir kısmı ise “duygular dünyası” ile ilgili problem ve fırsatlardır. Gerçekler dünyasından kaynaklanan sorunları ve fırsatlar konusundaki tavrımızı, genellikle akıl ve mantığımızı kullanarak, deneyimlerimizden, mesleki bilgilerimizden yararlanarak belirleriz. Duygular dünyasına ait olanları anlamak ve çözümlemek ise çoğu kez daha zordur; hayal kırıklığı ve üzüntüye neden olurlar. Kişisel ve kurumsal gelişimin önünü tıkayan unsurlar çoğu kez bu tür ploblemlerin çözümlenem
Not tutma denildiğinde genelde anlaşılan şey, anlatılan ya da okunan konuları olduğu gibi yazıya geçirmektir. Not tutmak, algılanan ve dolayısıyla zihinde yer oluşturan izlenimlerin yazıya kısaca dökülmesi demektir. Zihnin bilgileri hiçbir şekilde olduğu gibi kaydetmediğini bilelim. Zihin, kendine özgü "anlamlandırma" süreçleriyle dış olayları iç olaylarla kaynaştırarak bir bütün oluşturur. Bu özel işlevi nedeniyle zihin, olan bitenlere kendi soyutluğundan anlam vererek, gerek kavramlar, gerek duygusal geçmiş gibi içsel süreçlerle yeni bir bütün yaratmaktadır. Bu yeni bütün, çok karmaşık ve bir o kadar da değişebilme özelliğinde bir yapı gösterir. Böylece, belli bir olaya karşı geliştirmiş olduğumuz içsel ya da dışsal tepki, başka bir zamanda aynı olay karşısında çok farklı bir hal alabilmektedir. Not alırken zihnin bu özelliğini göz önünde bulundurmak çok işinize yarayabilir.
Özgüven, burada da karşımıza önemli bir koşul olarak çıkıyor. Öğrenciler genelde düşük